EKG NEDİR?
Çoğunlukla göğüs ağrısı şikayetiyle hekime başvuran kişilerin olası kalp krizi riskinin değerlendirilmesi için uygulanan EKG, deri üzerine yapıştırılan elektrotlar yardımıyla çekilir. Kalbin her kasılışında yarattığı elektriksel aktivitenin ölçümü sayesinde, kalp hakkında detaylı bilgiye sahip olunur. Kalpte yer alan kulakçık ve karıncıkların yarattığı kasılma ve gevşeme hareketini, kalbin hücre grupları tarafından uyarılmasını ve bu uyaranın iletimi sırasında ortaya çıkan elektriksel faaliyetin EKG ile ölçümlenmesi için hastanın vücuduna 10 adet elektrot yapıştırılır. Bu elektrotlar kablolar ile EKG cihazına bağlıdır. Elektriksel aktiviteye ait veriler, EKG cihazı tarafından grafiklere dönüştürülür ve EKG cihazının yazıcısı tarafından elektrokardiyogram adı verilen bir kağıda basılır. Bu kağıt 1x1 ve 5x5 mm. boyutlarında karelerden oluşur. 1x1 mm. boyutundaki karelere her 0,04 saniyede oluşan elektrik aktivitesine ait grafikler yazdırılırken; 5x5 mm boyutunda olan karelere ise 0,2 saniyede oluşan aktiviteye ait veriler yazdırılır. EKG cihazı, P, Q, R, S, T ve U dalgalarından oluşan kalp atımlarını elektrokardiyogram üzerine kaydeder. Bu dalgaların oluşturduğu grafiksel değerler hekime, hastanın kalp sağlığı hakkında bilgi verir. EKG cihazı kolay taşınabilir olması nedeniyle her yere götürülebilir. Böylece yatan hastanın EKG odasına götürülmesi gerekmez. Ağrısız, acısız bir yöntem olması ve işlem süresinin yaklaşık 2-3 dakika sürmesi hem hasta hem de hekim için kolaylık sağlar. Kalp sağlığı hakkında pek çok verinin hızla ölçülmesini sağlayan EKG, günümüzde kardiyologlar ve acil hekimleri tarafından sıklıkla kullanılan bir tanı yöntemidir.